 
        
“Ukrayna, 3. Dünya Savaşı’nın başlangıç noktası da olacak!”
Dünya genelinde artan gerilim ve çatışmalar 3. Dünya Savaşı endişelerini tetiklerken, küresel politikalar, güç dengeleri ve olası senaryolar üzerine yapılan analizler, dünyanın bu tehlikeli eşiğe ne kadar yakın olduğunu sorguluyor.
Çin’in önlenemeyen ekonomik yükselişi karşısında keskinleşen küresel jeoekonomik rekabetin, vekalet savaşlarının yaygınlaşmasını sağlayan faktörlerden biri olduğunu dile getiren Dr. Güler Kalay, “Rusya-Ukrayna Savaşını bu çerçevede değerlendirebiliriz ki olası III. Dünya Savaşı durumunda da savaşın merkezinin Ukrayna olma olasılığı yüksektir.” dedi.
Dr. Güler Kalay: “Türkiye’nin mevcut uluslararası savaş risklerinin arttığı ve kutuplaşmaların keskinleştiği bu ortamda çatışma önleyici diplomasi ve çatışma çözümü için arabuluculuk girişimleri son derece önemli.”
Üsküdar Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Güler Kalay, küresel jeopolitik gerginliklerin artmasının nedenlerini ve olası 3. Dünya Savaşı senaryolarını değerlendirdi.
3. Dünya Savaşı söylemleri ne zamandır var?
3. Dünya Savaşı söylemlerinin yeni olmadığına işaret eden Dr. Güler Kalay, “Soğuk Savaşın bitişi, her ne kadar mutlak barış beklentilerini en azından ilk on yıl için güçlendirmişse de 1990’lı yılların başından bu yana küresel sermaye hızla Asya-Pasifik’e doğru kaymaya başladı. Bunu en belirgin şekliyle Asya Kaplanlarının 1990’lı yıllardaki krizlerden yükselerek çıkmaları ve Çin’in önlenemeyen ekonomik yükselişinde görmek mümkün. Soğuk Savaş’ın galibi, yeni dünya düzeni söylemleriyle tek kutuplu dünya düzeninin sürekliliğini savunan ABD’nin küresel ekonomideki güç kaybı karşısında hegemonik gücünün sürdürülebilmesi için daha agresif ve proaktif bir dış politika yürütmeye başladığını görürüz. Bu, günümüzdeki vekalet savaşlarının da bir nedeni olmakla birlikte küresel sermayenin yön değiştirmesini durduramamıştır.” dedi.
NATO’nun öncelikli amacı Amerikan çıkarlarını korumak
“Günümüze gelirsek; 3. Dünya Savaşı söylemleri ve Rusya’nın Avrupa için giderek daha fazla tehdit oluşturduğu söylemleri, NATO’nun asıl misyonunun yeniden güçlendirilmesi çabalarını da yansıtmaktadır.” diyen Dr. Güler Kalay, aslında çokça dile getirildiği gibi NATO’nun öncelikli amacının Amerikan çıkarlarını korumak olduğunu, Avrupa’nın güvenlik tehdidi altında olduğu algısının NATO’nun Baltık ülkeleriyle gelen genişlemesini sağladığını ve Rusya’nın Baltık sınırının NATO’nun kontrolüne girdiğini anlattı.
Küresel jeoekonomik rekabet vekalet savaşlarının yaygınlaşmasını sağlıyor
Çin’in önlenemeyen ekonomik yükselişi karşısında keskinleşen küresel jeoekonomik rekabetin, vekalet savaşlarının yaygınlaşmasını sağlayan faktörlerden biri olduğunu dile getiren Dr. Güler Kalay, “Rusya-Ukrayna Savaşını bu çerçevede değerlendirebiliriz ki olası 3. Dünya Savaşı durumunda da savaşın merkezinin Ukrayna olma olasılığı yüksektir. Önceki dünya savaşlarına baktığımızda en belirgin nedenlerden biri sermaye paylaşımı sorunuyken diğerinin de Avrupa’nın güvenliği konusu olduğunu görürüz. Bu bağlamda Çin’in rakip hegemonik güç ve Rusya’nın uluslararası askeri ve siyasal güç olarak yükselişi karşısında Ukrayna bu her iki aktör için kilit nokta olabilmektedir. Elbette Çin’in arka bahçesi Tayvan’daki Batı yanlısı girişimler ve yaşanan siyasal krizler de bu senaryonun bir parçası olarak görülebilir.” diye konuştu.
Yeni Soğuk Savaş ve küresel güç rekabeti…
Küresel hegemonyanın mücadelesi yoğunlaştıkça, jeopolitik dinamiklerle birlikte bu dinamikleri yeniden şekillendirecek jeoekonomik projelerin de ortaya çıktığına işaret eden Dr. Güler Kalay, “Çin’in Kuşak Yol Projesi karşısında ABD-Hindistan projesi olan Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru (IMEC) küresel rekabetin bir parçası. Yeni Soğuk Savaş ve küresel güç rekabetinin yarattığı jeoekonomik konjonktürde, ‘koridor savaşlarının’ bu projelerin jeopolitik konumu ve ölçeği nedeniyle küresel hegemonya rekabetinin bir parçası haline geldiğini görmekteyiz.” dedi.
3. Dünya Savaşı’nın başlangıç noktası…
Bu bağlamda kollektif Batı’nın öncelikli hedefinin Rusya ve güvenlik algıları olarak görünse de asıl hedefin Çin ile ABD arasındaki hegemonya yarış olduğuna dikkat çeken Dr. Güler Kalay, “Amerikan hegemonyasını sona erdirmesi beklenen Çin hegemonyasının yükselişi karşısında Batı sermayesi varoluşsal bir mücadele veriyor. Ukrayna Batı’nın doğuya açılan ilk kapısı dolayısıyla zayıf bir Rusya ve Çin’in çevrelenmesi senaryolarıyla desteklenen Ukrayna, bu yarışın merkezi olduğu gibi III. Dünya Savaşı olasılığında büyük ihtimalle başlangıç noktası da olacaktır.” şeklinde konuştu.
Avrupa için ‘Rus tehdidi’ söylemleri bir algı yaratma çabalarının yansıması
Rusya-Ukrayna savaşına dolaylı olarak daha fazla oyuncunun katılmaya başladığını da kaydeden Dr. Güler Kalay, “Avrupa için ‘Rus tehdidi’ söylemleri Avrupa’da güvenlik konusunda bir algı yaratma çabalarının yansıması olduğunu düşünüyorum. Bu NATO’nun buradaki savaşa kısmen veya doğrudan katılımının gerekçesini yaratacaktır. Başta ABD olmak üzere AB ülkelerinin Ukrayna’ya doğrudan desteğine rağmen Rusya’nın aleyhine bir sonuca ulaşılamıyor. Bununla birlikte 2 yılı aşkın bir süredir devam eden savaşın maliyeti ve yükü Rusya için daha da ağırlaştıkça küresel kutuplaşma daha da artıyor. Her ne kadar Batı için amaç dünya hidrokarbon kaynaklarının büyük kısmına sahip olan ayrıca Kuzey Kutbundaki yeni yeraltı kaynaklarında büyük bir pay sahibi olan Rusya’nın Post-Sovyet coğrafyası başta olmak bölgesinde artan askeri ve siyasi gücünü durdurmak gibi görünse de öncelikli hedefin Çin’in küresel ekonomideki yükselişi ve küresel sermayenin değişen jeoekonomik koşullarını yönlendirebilmek olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.
Rusya ve Çin arasındaki ittifak güçleniyor
Rusya-Ukrayna savaşındaki uzlaşma ne kadar engellenirse Rusya ve Çin arasındaki ittifakın da aynı oranda güçlendiğini belirten Dr. Güler Kalay, şöyle devam etti:
“Rusya’nın Asya-Pasifik’e kayan küresel sermayeye entegrasyonu da yine bu paralelde artıyor. Rusya-Çin ittifakına İran da önemli bir güç olarak dahil oluyor ve bölgedeki Moskova-Pekin-Tahran yeni ekonomik koridorların doğrudan sahibi ve denetleyicisi haline geliyor. Buna karşılık Amerikan-Hindistan ticari ortaklığı önemli bir alternatif proje olarak karşımıza çıksa da Batı sermayedarları için yeterli değil. Bu doğrultuda Doğu Akdeniz’in önemi artıyor. Burada Amerikan’ın desteğindeki İsrail saldırgan bir dış politikayla yeni çatışmaları körüklemekte ve dolaylı olarak Amerikan’ın Orta Doğu ve Doğu Akdeniz’e yeniden dönüşünü sağlamaktadır.”
Olası küresel savaş önlenebilir mi?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın olası 3. Dünya Savaşı söylemlerinin mevcut konjonktürde artan rekabetin ve vekalet savaşlarının topyekûn bir küresel çatışmaya dönüşme riskini işaret ettiğini ifade eden Dr. Güler Kalay, “Ukrayna-Rusya savaşının artık iki taraf arasındaki bir çatışmadan çıkıp daha fazla uluslararası oyuncunun müdahil olduğu geniş çaplı bir savaşa dönüşmesi, olası III. Dünya Savaşının merkezinin yine Avrupa olacağını göstermektedir. Aslında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ‘savaş söylemleri ciddiye alınmalıdır’ sözünün mevcut konjonktürde artan küresel rekabetin yönetilebilir ve yönlendirilebilir aşamada olduğunu ve olası küresel savaşın önlenebilirliği için bir uyarı niteliğinde okunması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Yeni vekalet savaşları önleyici diplomasiyi de zora sokabilir
Dr. Güler Kalay, Rusya-Çin-İran iş birliği konusundaki görüşlerini de şöyle açıkladı:
“Bununla birlikte Rusya-Çin-İran iş birliğinin Kuzey Kore, Vietnam yönünde genişlemesi; BRICS’in artan etkisini dikkate aldığımızda Amerikan, hegemonyasını sürdürebilmesi ve büyük oranda savaş sanayine bağlı ekonomisinin güçlenebilmesi için mevcut çatışmaların sürmesini ve / veya yeni çatışma bölgelerinin oluşmasını dolaylı veya doğrudan destekleyebilir. Bolivya’daki son darbe girişimi de Latin Amerika Ülkelerinin BRICS’e artan ilgilerini de hedef aldığı açıktır. Önümüzdeki Amerikan seçimleri III. Dünya Savaşı söylemlerinin ne yönde şekilleneceğinde de belirleyici olabilir. Amerikan silah sanayiinin doğrudan desteklediği Biden’ın sert dış politikasına karşılık Trump’ın ılımlı dış politikası uluslararası ilişkilere de etki edecektir. Doğrudan bir III. Dünya Savaşı değil belki ama yeni vekalet savaşları ve jeoekonomik rekabette ‘koridor savaşları’ önleyici diplomasiyi de zora sokabilecek boyutlara ulaşabilir.”
Türkiye'nin arabuluculuk yoluyla barışın inşasında oynayabileceği kritik rol…
“Türkiye’nin mevcut uluslararası savaş risklerinin arttığı ve kutuplaşmaların keskinleştiği bu ortamda çatışma önleyici diplomasi ve çatışma çözümü için arabuluculuk girişimleri son derece önemlidir.” diyen Dr. Güler Kalay, şöyle devam etti:
“Küresel güç rekabetinin keskinleştiği jeoekonomik konjonktürde, ‘koridor savaşları’ sadece küresel ticaret açısından bir güvenlik problemi yaratmıyor; bununla birlikte bu projeler, jeopolitik konumu nedeniyle küresel hegemonya rekabetinin bir parçası haline geliyor.
Türkiye'nin bu rekabet ortamında ‘ticaret diplomasisi’ yoluyla oynayacağı ulusal ve uluslararası rol, aynı zamanda çatışma önleyici diplomasiyi de kapsayabilir. Türkiye’nin Orta Koridor ve Zengezur Koridoruna yönelik bağlantı stratejisi gerek bölgesel gerek küresel sürdürülebilir barışın inşası için büyük etkileri olabilir. Bu açıdan Türkiye, yakın gelecekte küresel etki yaratabilen bir bölgesel aktör olarak daha fazla dikkat çekebilir.”
Samsun Büyükşehir Belediyesi, SATUS projesi kapsamında Çarşamba ve Terme ilçelerinde toplu ulaşım hizmetini başlattı. İlk 7 otobüs şoförlere teslim edildi.
Altyapı çalışmalarının tamamlandığı bölgelerde yol yüzeyi deformasyonları asfaltla kaplanarak ulaşım konforu sağlanıyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, Cumhuriyet Meydanı'ndaki törene katılarak Vali Hulusi Şahin ile birlikte Atatürk Anıtı'na çelenk sundu.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi'nin yenilediği Ekrem Karaberberoğlu Futbol Altyapı Tesisleri, uluslararası standartlara uygunluğu nedeniyle FIFA Quality sertifikasına layık görüldü.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Zarokistan Kreş ve Gündüz Bakım Evi öğrencilerini tiyatroyla buluşturdu. Çand Amed Kültür ve Kongre Merkezi'nde sahnelenen Keçelok oyunu çocuklara keyifli ve öğretici bir deneyim yaşattı.
Büyükşehir Belediyesi, kent genelindeki 4,5 milyon ağacın sağlıklı gelişimi için budama çalışmalarına başlarken, riskli alanlara öncelik veriliyor
TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar ve Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Kayseri'de dernek ziyaretleri ve eğitim yatırımlarının incelenmesi kapsamında bir dizi program gerçekleştirdi.
Atatürk Orman Çiftliği'ndeki tarihi Hangarlar, restorasyonun ardından PlaceMaking Festivali'ne ev sahipliği yapacak. 31 Ekim-2 Kasım tarihlerinde düzenlenecek etkinlik, Türkiye'de bu temayla gerçekleştirilen ilk festival olma özel
62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Ulusal Uzun Metraj Yarışması'ndan iki film gösterime girdi. Film ekipleri, gösterim sonrasında seyircilerin sorularını yanıtladı.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, Vali Hulusi Şahin'in tebrik kabulüne ve Cumhuriyet Caddesi'ndeki geçit törenine katıldı.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Cumhuriyet'in 102. yılında tramvaylarda marşlar çalarak bayram coşkusunu yaşattı. Vatandaşlar, 29 Ekim Marşı ve 10. Yıl Marşı gibi eserlerle duygusal anlar yaşadı.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği Cumhuriyet Şenliği'nde atölyeler, sahne gösterileri ve renkli etkinliklerle 102. yıl kutlandı.
Toroslar Belediye Meclisi, 3 Kasım 2025 Pazartesi günü Yunus Emre Kültür Merkezi'nde toplanacak. Gündemde öğrenci yardımı, kurumsal yeniden yapılanma ve imar planı değişiklikleri yer alıyor.
Toroslar Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda hem kadın voleybol takımının galibiyeti hem de kurumlararası futbol turnuvası açılış maçı zaferiyle çifte sevinç yaşadı.
62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Ulusal Yarışma kapsamında gösterilen iki film, yönetmen ve oyuncuların katıldığı söyleşilerle izleyicilerle buluştu.
Çanakkale'de Cumhuriyet Bayramı, çelenk sunma töreninden konserlere, fener alayından geçit törenlerine kadar bir dizi etkinlikle kutlandı.
Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin Mahmutlar'da açtığı Emekliler Kahvesi, emekliler için sosyalleşme merkezi haline geldi
Cumhuriyetin 102. yılı etkinlikleri kapsamında düzenlenen 'Vefa Gecesi'nde, Manisa'da spora katkı sağlayan 78 isim plaketle ödüllendirildi.
23 Ekim'deki şiddetli yağış ve fırtınanın ardından Yukarıkocayatak Mahallesi'nde seralarda ciddi hasarlar tespit edildi, belediye ekipleri üreticilere destek için sahada çalışıyor