“Cem Karaca bir Türkiye biyografisidir”
Fikri Harika Prodüksiyon ve Aytaç Medya’nın ortak yapımcılığında çekimleri devam eden “Cem Karaca’nın Gözyaşları” filminin basın toplantısı Ses 1885 Ortaoyuncular Tiyatrosu’nda yapıldı. “Cem Karaca bir Türkiye biyografisidir” diyen Yüksel Aksu’nun yönettiği filmde İsmail Hacıoğlu’nu Cem Karaca olarak izleyeceğiz.
Fikret Kuşkan, Yasemin Yalçın, Melisa Aslı Pamuk, Meral Çetinkaya, Buçe Buse Kahraman, Melisa Döngel, Kubilay Tunçer gibi birbirinden değerli oyuncuların rol aldığı filmin danışmanlığını ise Cem Karaca’nın oğlu Emrah Karaca yapıyor.
Yaşarken olduğu gibi ölümünden sonra da şarkıları dillerden düşmeyen, on dokuz yıl önce aramızdan ayrılan efsanevi sanatçı Cem Karaca’nın hayatını anlatan “Cem Karaca’nın Gözyaşları” filminin basın toplantısı Ses 1885 Ortaoyuncular Tiyatrosu’nda yapıldı. Özgür Tari ve Aytaç Ağdağ’ın yapımcılığını üstlendiği, Onur Böber, Özden Uçar ve Emrah Saltık’ın senaryosunu yazdığı filmin müzik direktörlüğünü Cem Öğet yapıyor.
Cem Karaca’nın büyük başarılar, aşklar, sürgünler, kayıplar, hasret ve kavuşmalarla geçen inişli çıkışlı hayatını beyazperdeye taşımaya hazırlanan filmin yönetmen koltuğu Yüksel Aksu’ya emanet. Sadece Cem Karaca hayranlarının değil tüm Türkiye’nin merakla beklediği, basın mensuplarının büyük ilgi gösterdiği “Cem Karaca’nın Gözyaşları” filmi basın toplantısında hem duygusal hem de eğlenceli anlar yaşandı.
Yönetmen Yüksel Aksu: “Benim için Cem Karaca sadece bir müzisyen biyografisi değil bir Türkiye biyografisidir”
Cem Karaca Türkiye müzik tarihinde değil, dünya müzik tarihinde de çok özel bir yere sahip diyen yönetmen Yüksel Aksu, “Birçok müzik otoritesine sordum, yaptığım akademik araştırmalarda da gördüm ki Cem Karaca dünya rock müzik tarihinde ilk 10'da hatta ilk 5’te” dedi.
Kişisel hayatında çok özel yeri olduğunu söyleyen Yüksel Aksu; “Çocukluğumda tütün tarlalarında çalışırken radyoda, ''Beyaz Atlı Şimdi Geçti Buradan'' ya da ''Namus Belası'' çalmaya başladığında bütün kadınlar dururdu, radyonun başına toplanırdı, ben de küçük bir çocuk olarak onu dinlerdim. Gel zaman git zaman genç oldum. Söylemesi ayıp solcu oldum. O zaman yasaklıydı ve gençlik yıllarımızda kasetlerini gizli gizli çoğaltıp günlerce gecelerce dinlerdik” dedi.
Sanatsal serüveninde Cem Karaca’dan ilham aldığını belirten Aksu; “Zaman içerisinde kendi sanatsal serüvenimde onların yaptıkları ulusal, yerel, evrensel değerleri bir arada toplayıp hem geniş kitlelere hem de daha elit kesimlere ulaşabilme kabiliyeti üzerine çalıştım. Sinemamda da bunu yapmaya çalışıyorum. Kör topal, karınca kararınca... Benim için Cem Karaca sadece bir müzisyen biyografisi değil, bir Cumhuriyet biyografisidir… Bir Türkiye biyografisidir. Aynı zamanda da bir sanatsal açılıştır, cereyandır, bir yol haritasıdır” dedi.
Yönetmen Yüksel Aksu; “Bir sürü biyografinin arasında Cem Karaca'nın bana gelmesi büyük bir kısmet. Hatta çekmek için değişik lobiler bile yapmıştım. Kar etmedi. Aylar sonra proje kendi kısmetiyle bana geldi” dedi.
Yüksel Aksu, filmde Cem Karaca rolüne hayat veren İsmail Hacıoğlu’nun performansı içinse; “Gözümün önünde inanılmaz bir çalışma sergiledi. Hep duyarız Robert De Niro şöyle çalışmış, Al Pacino böyle çalışmış... Haftalarca hatta aylarca ses, beden dili, biyografik çalışmalar, müzik direktörü Cem Öğet’le görüşmeler... Sanki bir doktora tezi yapıyormuş gibi hazırlanmış. Açıkçası filmde şarkıları playback olarak kullanmayı düşünüyordum. Öyle bir söyledi ki, etkilenmemek elde değildi. İnanılmaz bir duygu koydu şarkılara. Yeni bir ruh koydu ve bana çok büyük feyzler verdi” dedi.
“Cem Karaca’nın Gözyaşları” filminin yapımcılarına da teşekkür eden ve cesaretlerinden dolayı kutlayan Yüksel Aksu; “Bilhassa pandemiden sonra sinemanın üzerinde kara bulutlar dolaşırken seyircinin sinemaya olan ilgisinin azaldığı, festivallerin nerede ise yapılamayacak noktaya geldiği bir dönemde bu kadar büyük bir projeyi akıl eden, finanse eden, tasarlayan ve bizleri bir araya getiren yapımcılarımız Özgür Tari ve Aytaç Ağdağ’a da teşekkür etmeyi bir yana bırakamayız. Gerçekten sette kuş sütümüze kadar sağlandı. Ben sette 500 kişi dedim geldi, 1 Mayıs konseri çektik, 400 kişi dedim Tamirci Çırağı konseri çektik, 300 kişi dedik 1960’larda Altın Mikrofon yarışma sahnesi çektik. Burada yani Ses Tiyatrosu’nda, İstanbul Erkek Lisesi’nde çekimler yaptık ve kullandığımız araçlar gereçler vs... Günümüzde rakamlara bakıyorsunuzdur, sinemada seyircide son derece düşüş var. Bu riski alan, hele hele yollardır sinema sektöründe pek çok önemli film çekmiş insanların da kenarda durduğu bu zamanda ahde vefayı unutmamak gerekiyor. Kendilerine teşekkür ediyoruz” dedi.
İsmail Hacıoğlu: “Böyle bir rolü oynamaktan son derece mutlu ve gururluyum”
Filmde, efsanevi şarkıcı Cem Karaca’yı canlandıran İsmail Hacıoğlu; çok güzel bir ekiple çalıştıklarını ve çok heyecanlı olduğunu söyleyerek sözlerine başladı. “Çok güzel bir ekip bir araya geldi. Yaklaşık iki aydır çekimler sürüyor, bitmek üzere... Sete çıkmadan bir buçuk ay önce de filmin müziklerini yapan Cem Öğet ile stüdyoda şarkılar üzerinde çalışmaya başladık. Güzel de oldu gibi duruyor ama seyirci karar verecek günün sonunda. Ben çok heyecanlıyım kendi adıma. Cem Karaca benim de çocukluk kahramanlarımdan birisiydi. Bir sürü şey öğrendim kendisinden ama bir yerde bir zulüm varsa, mesela İsrail'de yaşananlar gibi, ‘Yaşasın özgür Filistin’ diyebiliyorsak korkusuzca, Babadan (Cem Karaca) öğrendik, abilerimizden öğrendik. Aynı mahalleliyiz, Bakırköy'lü olmak da ayrı bir onur ve gurur veriyor bana” dedi.
Yasemin Yalçın’ın çok büyük hayranı olduğunu söyleyen Hacıoğlu; “Kendisiyle oynamak çok büyük gurur, çok büyük hayranıydım. Bu filmde denk gelince inanamadım” dedi.
İsmail Hacıoğlu sözlerini; “Çok heyecanlıyız, son söz tabii ki Türk halkının olacak. Böyle bir rolü oynamaktan sonra derece mutlu ve gururluyum. Çok teşekkür ederim” dedi.
Yasemin Yalçın: “Çok önemli bir tiyatro sanatçısı olan Toto Karaca’yı oynamak çok büyük sorumluluk”
“Cem Karaca’nın Gözyaşları” filminde Karaca’nın annesi Toto Karaca rolüyle izleyeceğimiz ünlü isim Yasemin Yalçın; “Üç aylık büyük bir emek var. Bu işe girmemde, baş koymamda önemli sebepler var. Bunlardan bir tanesi Yüksel Aksu'dur. Çok önemli bir yönetmendir, ruhuna, gözüne ve kadrajına çok inandığım bir kişidir” dedi.
Toto Karaca rolü için teklifin Yüksel Aksu’dan geldiğini ve onay verdiği anda pişman olduğunu söyleyen Yalçın; “Onay verdiğim anda bir pişmanlığa da girdim açıkçası. Çünkü Cem Karaca'nın yanında, bir döneme damgasını vuran Toto Karaca var. Çok önemli bir tiyatro oyuncusudur. Bu işe bayrak açmış kahramanlardan birisidir. Zira onun döneminde yani Müslüman kadınların sahneye çıkmadığı dönemde bu topraklarda sahneye çıkma kahramanlığını göstermiş bir kadın. Onu oynamak ve hayatına dem vurmak gerçekten büyük bir iş. Yüksel Bey'e ‘olur’ dedim ama sonra açayım telefonu oynamıyorum diyeyim ikilemlerini çok yaşadım. Çok sancılar çektim. Onun ruhuna girmeye çalıştım” dedi.
Fikret Kuşkan: “Mehmet Karaca rolünü kaneviçe gibi işledik”
Filmde Cem Karaca’nın babası Mehmet Karaca, rolüyle izleyeceğimiz Fikret Kuşkan yaklaşık otuz yıldır arkadaş oldukları Yüksel Aksu’yla ilk kez çalıştıklarını belirterek konuşmasına başladı. Mehmet Karaca’yla ilgili fazla belge olmadığı için kendi araştırmaları ve yönetmenin verdiği ipuçlarından yola çıkarak bir karakter yarattığını sözlerine ekledi. Fikret Kuşkan; “Yönetmenim ile, ekibim ile birlikte gurur duyduğumu düşündüğüm bir iş yapıyorum. Elimizden geldiğince çok sık dokuyup kaneviçe gibi işleyerek, 6 hafta boyunca hiçbir sahneyi boş bırakmadan çalıştık.” dedi.
Meral Çetinkaya “Pırıl pırıl insanlarla çalıştım, çok mutluyum”
Cem Karaca’nın Gözyaşları filminde sanatçının teyzesi rolünde izleyeceğimiz usta oyuncu Meral Çetinkaya, filmde çok az rolü olduğunu ancak böyle güzel bir ekiple çalışmaktan çok mutlu olduğunu söyledi. Çetinkaya; “Filmde benim işim çok azdı. Umarım yönetmenimiz istediği şeyi benden almıştır. Oynadığım rol Toto Karaca'nın teyzesi 'Vartiter İrma Felekyan”. Bu meyanda Türk tiyatrosuna Ermeni asıllı vatandaşların büyük katkısı hatta temellerini atmalarını anmamız lazım” dedi.
Meral Çetinkaya ayrıca; “Basın toplantısını yaptığımız, Ses Tiyatrosu’nu ve Ferhan Şensoy’u anmadan geçemeyeceğim. Şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Kubilay Tunçer: “Bu güzel işin parçası olduğum için mutluyum”
Filmde plak şirketi sahibi olarak izleyeceğimiz Kubilay Tunçer; “İnsanlar kariyerlerinde belli bir noktaya geliyorlar ve seyirciler açısından performansları değil tercihleri de önem arz etmeye başlıyor. Hangi filmlerde oynayacaklarını tercih edebilecek seviyede insanlarla birlikte olmak beni de tabii ki yönlendiriyor. Bu güzel işin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyuyorum” dedi.
Cem Öğet: “İsmail Hacıoğlu’yla üç yüz saatten fazla çalıştık”
Filmin orijinal müziklerinden sorunlu Cem Öğet; “Bizim esas derdimiz gerçek izleyicinin, duygusal olarak tatmin olacağı homojen bir müzikal tavır yaratmaktı. 60'lı yılların kayıt stüdyosunu kuralım dedik, kurduk. Almanya'dan bantlarımız geldi. On beşin üzerinde eser kaydettik. O günlerin tavrında, o günün tekniğinde ve neredeyse o günlerde bunları çalan herkes bu eserlerin bir yerinde bir notaya dokundu. Tamirci Çırağı'nda Uğur Dikmen enstrümanı ile kırk yedi yıl sonra geldi çaldı” dedi.
İsmail Hacıoğlu’yla çalışmalarından söz eden Öğet; “Bu sabah hesapladım, İsmail Hacıoğlu’yla stüdyo dahil 300 saati geçmiş mesaimiz. Ağustos'un son haftası başladık. Her akşam yönetmenimizle istişare ede ede çalıştık. Arkama yaslandığımda, perdeye baktığımda elimizden geleni yaptığımız ve mutlu olacağımız bir şeyi duyacağımızı düşünüyorum” dedi.
Senarist Özden Uçar: “Cem Karaca ömürlere sığmayan bir hayat yaşamış”
“Çok heyecanlıyım, konuşacak anlatacak çok şey var. Biz Cem Karaca'nın hayatını ne kadar anlatabiliriz ya da dünyadaki herhangi bir yazar ne kadar anlatabilir bilmiyorum çünkü ömürlere sığmayan bir hayat yaşamış. Kalemimiz değdiği için çok mutluyuz, gururluyuz. Ülkede galiba tanımayan yok. 17 yaşındaki gençler bile parklarda hala Cem Karaca şarkıları dinliyorlar. Bunlara tanık oluyoruz. Senaryoyu yazdığımız dönemde de tanık olduk. Çok mutluyuz” dedi.
Senarist Onur Böber: “Bu filmde herkesin Cem Karacası var”
“Ortağımın dediği gibi herkesin aslında bildiği bir figür ve herkesin bir Cem Karaca'sı var. Kimisi için Anadolu rock demek kimisi için devrimci… Kimisi için bir Tamirci Çırağı, kimisi için Islak Islak demek.. Biz sanırım bizim Cem Karaca'mızı değil, buradaki herkesin Cem Karaca'sını yaptık. Bu film de herkesin Cem Karaca” dedi.
“Cem Karaca’nın Gözyaşları” filmi 2024 yılının ilk ayında tüm Türkiye’de vizyon yolculuğuna başlayacak.
*Videolar için aşağıdaki linke tıklayınız:
Pendik Belediyesi, 2026 yılı konser organizasyonu hizmet alımı için açık ihale usulüyle ihale sürecini başlattı. İhale, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 19. maddesine göre yürütülecek.
Ortaokul 8. sınıf ile lise 11 ve 12. sınıf öğrencilerine yönelik 2.500 TL'ye kadar test kitabı ücret desteği için başvurular başladı
Demre Belediyesi'ne ait Sülüklü Beach tesisleri, yenilenen kış konseptiyle hizmet vermeye başladı. Modern ve doğal dokusunu koruyan tesis, iç ve dış mekanlarıyla ziyaretçilerine keyifli vakit geçirme imkanı sunuyor.
Yalova Belediyesi, Sebahattin Engin & Mesude Engin Çocuk Tiyatrosu ve Kütüphanesi'nde 4-6 yaş grubu çocuklara yönelik ücretsiz atölyeler düzenliyor. İlk etkinlik 'Kahve Kokulu Resimler' atölyesi 5 Kasım'da gerçekleştirilecek.
TFF 2025 Plaj Futbolu Ligi Süper Finallerinde Çimhan Manavgat Belediyespor, Cumaovası Özderespor'u 8-2 mağlup ederek yarı finale yükseldi. Takım, Van temsilcisi Ömeroğulları Global Erciş Belediyespor ile final için mücadele edecek
Alanya Belediyesi, Kestel Mahallesi'nde Sigorta Caddesi'nde asfalt çalışması başlatırken, okul bahçelerini de asfaltlayarak ulaşım konforu ve eğitim ortamını iyileştiriyor.
Kepez Belediyesi ve Azerbaycan Kültür Merkezi işbirliğiyle Antalya Kütüphanesi'nde 759 kitaplık Azerbaycan Seçkileri bölümü hizmete girdi.
Nilüfer Belediyesi Fotoğraf Müzesi'nde açılan sergi, 19. yüzyıl fotoğraf baskı teknikleri ile modern sanatı buluşturuyor. Sergi 23 Mart 2026'ya kadar ziyaret edilebilecek.
Çorlu Belediyesi ve Çorlu Rotary Kulübü iş birliğiyle Atatürk İlkokulu bahçesinde Atatürk büstü törenle açıldı. Törende ayrıca okula yeni derslik binası yapılacağı duyuruldu.
Mamak Belediyesi, A Life Sağlık Grubu ile imzaladığı protokolle personel ve yakınlarına muayenede yüzde 30, laboratuvar ve radyolojik tetkiklerde yüzde 25 indirim sağlayacak.
Çorlu Belediyesi Bitkisel Üretim Merkezi'nde 2025 yılında 130 bin 740 kilogram tarla ürünü, 800 bin mevsimlik çiçek ve 32 bin sebze-meyve üretildi. Ürünler parklara dikilirken, bir bölümü de vatandaşlarla paylaşılıyor.
Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık, Namıkkemal Mahallesi'nde yeni hizmet verecek Fındık Ocağı işletmesini ziyaret ederek, yerel üreticilerin destekleneceğini belirtti.
Pamukkale Belediyesi, Osman Aydınlı İlkokulu ve Nalan Mustafa Kaynak Bilim Sanat Merkezi öğrencilerini fidanlıkta ağırlayarak çevre bilinci ve kariyer gelişimine katkı sağladı.
Kepez Belediyesi, 10 Kasım öncesinde yazar ve şair Sunay Akın'ı 'Aslanlı Yol' söyleşisiyle Antalyalılarla buluşturuyor. Etkinlik 9 Kasım Pazar günü Antalya Kütüphanesi'nde gerçekleştirilecek.
47. İstanbul Maratonu'nda Bağcılar Belediyesi Engelliler Atletizm Takımı sporcuları, 42 kilometrelik tekerlekli sandalye koşu parkurunda hem kadınlarda hem erkeklerde şampiyonluk elde etti.
Sekiz yıl aradan sonra düzenlenen bienal, eski Pil Fabrikası ve Mimar Sinan Kongre Merkezi'nde mimarlık dünyasını buluşturuyor
Sakarya Büyükşehir Belediyesi'nin 16 ilçede düzenlediği Minik Bahçıvanlar projesiyle 3 bin anaokulu öğrencisi doğayla buluştu, fidan dikimi gerçekleştirdi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun 'Eyvah Nadir' oyunu, 7. Uluslararası Maltepe Tiyatro Festivali'nde İstanbul seyircisiyle buluştu. Geleneksel meddahlık geleneğini çağdaş yorumla sahneleyen oyun dakikalarca ayakta a