Günümüzde yalnızca uzun yaşamak değil, yaş alırken enerjik, sağlıklı ve üretken kalabilmek de bir o kadar önemli. İşte tam bu noktada devreye longevity beslenmesi giriyor. Longevity yaklaşımının; sağlıklı, kaliteli ve enerjik şekilde yaş almayı, kronik hastalıkları önlemeyi hedeflediğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “Bu yaklaşım aslında bitkisel kaynaklı besinlerin ağırlıklı olduğu Akdeniz diyetine çok benzer. Ancak Akdeniz diyetinden farklı olarak, kırmızı et ve süt ürünleri çok daha nadir önerilir. Bu beslenme planında tavsiye edilen besin grupları değiştiği gibi, açlık süresinin de 12–13 saat arasında olması gerekir” dedi.
Hücresel faaliyetler oksidatif strese maruz kaldığında, yaşlanma süreci hızlanır. Oksidatif stresin en basit haliyle vücudun zararlı maddelerle baş edememesi anlamına geldiğinden bahseden Örnek, “Bu yükü azaltmak adına; basit şeker, rafine beyaz un ve trans yağlar içeren yiyeceklerden, özellikle katkı maddeleri yoğun kullanılmış hazır gıdalardan ve alkollü/asitli/şekerli içeceklerden uzak durmak gerekir. Antioksidan özelliği olan gıdalar ise hücreleri yeniler. Bunları da en çok rengârenk sebze ve meyvelerden sağlayabiliriz. Ayrıca fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar; zeytinyağı, avokado, balık yağı da güçlü antioksidanlar içerir. Ek olarak, yoğurt, kefir ve turşu gibi fermente gıdaların da önemli katkıları bulunuyor” dedi.
Diyetisyen takibinde uygulanmalı
Aralıklı açlık uygulamalarının hücrede yenilenmeyi ve onarımı sağladığını ve insülin duyarlılığını dengeleyerek birçok kronik hastalığın önüne geçebileceğinin düşünüldüğünü dile getiren Örnek, “Ancak öğün saatlerinin ve uykunun düzenli olması, hücresel fonksiyonların sağlıklı işlemesi açısından oldukça kıymetli. Dolayısıyla aralıklı orucu işin uzmanı bir diyetisyen eşliğinde hayata geçirmek kritik önem taşıyor. Sağlıklı olmak için bilinçsizce yapılan diyetler, tam tersi şekilde genel sağlığa daha büyük zararlar verebilir” uyarısında bulundu.
Beslenme düzeni kişiye özel planlanmalı
Cinsiyet ve yaş gibi farklılıkların göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade eden Örnek, “Yaş ilerledikçe metabolizma yavaşlar, kas kütlesi azalır, hormon seviyeleri değişir, kemik yoğunluğu düşer. Bu nedenle beslenme planı oluşturulmadan önce kişinin; protein alımı, D vitamini, kalsiyum ve hormon seviyeleri gibi faktörleri daha yakından takip edilmeli. Çıktılar doğrultusunda beslenme programı oluşturulmalı, gerekirse doktor kontrolünde takviye alınmalı” dedi.
Longevity için beslenme tek başına yeterli değil
Longevity, yani sağlıklı yaş alma için beslenmenin önemi büyük ancak tek başına yeterli değil diyen Örnek, “Uzun ve sağlıklı bir yaşam için; sağlıklı beslenmenin yanında yeterli fiziksel aktivite, stres yönetimi, düzenli uyku, sigara gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmak ve sağlık kontrollerinin düzenli yapılması gibi tamamlayıcı önlemlerin de alınması şart” şeklinde konuştu.
Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, hücre yaşlanmasını yavaşlatan en önemli 10 besini sıraladı:
Yaban mersini
İçerdiği güçlü antioksidanlar sayesinde serbest radikallerle savaşarak hücre hasarını azaltır.
Brokoli
Detoks işlevi görür, hücre yenilenmesini destekler.
Zeytinyağı
Polifenoller ve E vitamini açısından zengindir, hücreleri oksidatif strese karşı korur.
Ceviz
Omega-3 içeriğiyle inflamasyonu azaltır, beyin ve hücre sağlığını destekler.
Balık
Yüksek omega-3 yağ asitleriyle hücre yapısını güçlendirir.
Yeşil çay
Güçlü antioksidanlar içerir, hücrelerdeki yaşlanma süreçlerini yavaşlatır.
Avokado
Sağlıklı yağlar ve glutatyon içeriğiyle hücresel yaşlanmayı önleyici etki gösterir.
Zerdeçal
İçeriği sayesinde inflamasyonu baskılar, hücreleri oksidatif stresten korur.
Kefir
Probiyotik içeriğiyle bağırsak mikrobiyotasını dengeler, bağışıklık ve hücre yenilenmesine katkı sağlar.
Bitter çikolata (Yüzde 70 üzeri kakao)
Damar sağlığını ve hücre gençliğini destekler.
Deniz ve havuzda göz sağlığını korumak için 6 öneri
Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, yalnızca bir baş ağrısı olmanın çok ötesinde, yaşam kalitesini düşüren ve günlük hayatı sekteye uğratan ciddi bir nörolojik hastalık.
Eşrefpaşa Hastanesi’nde diş tedavisi hem kolay hem erişilebilir
Türk Böbrek Vakfı’ndan Diyaliz Hastalarına Yaz Uyarısı: Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!
Kan bağışının kansızlık yarattığına dair toplumda yaygın bir inanış olsa da sağlıklı bir kişinin doğru aralıklarla ve uygun şartlarda kan vermesi kalıcı kansızlığa sebep olmaz.
Dünya genelinde milyonlarca kişiyi etkileyen yeme bozuklukları, özellikle gençler arasında alarm verici bir hızla artıyor.
Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler
Türk Sağlık-Sen olarak ay başında her sağlık çalışanının ne kadar ücret alabileceğini TEK KALEM MAAŞ önerimizin ne kadar zaruri olduğu, bugünlerde aile hekimliklerinde yaşanan durumlar nedeniyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.