İran, İsrail’in provokasyonları karşısında ‘stratejik sabır’ uyguluyor!
Türkiye tarafsızlığını korumalı!
İran’ın İsrail’e hava saldırısına İran açısından bakıldığında başarıya ulaştığını ifade eden Siyaset Bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, İran’ın tuzağa çekilmek istendiğini söyledi. İran’ın bölgesel savaşa girmek istemediğine dikkat çeken Arslan, Türkiye’nin tutumunu da değerlendirdi. Arslan, “Türkiye’nin çizgisi doğru, yerinde ve dikkatli. Bu krizin büyümesi ve bölgesel bir savaşa dönüşmesi Türkiye için çok risklidir. Olası bir Amerika-İran savaşı NATO üyesi olan Türkiye için oldukça zor koşullar yaratır. Bu nedenle Türkiye tarafsızlığını korumalıdır.” dedi.
Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölüm Başkanı Prof. Dr. Havva Kök Arslan, İran’ın İsrail’e yönelik gerçekleştirdiği misillemeyi değerlendirerek, Türkiye’nin tutumunu ele aldı.
“İran, zamanın kendi lehine olduğunu düşünüyor”
Prof. Dr. Havva Kök Arslan, İsrail’in saldırısına karşı misilleme yapan İran’ın hava saldırısına İran açısından bakıldığında başarıya ulaştığını ifade ederek, “Çünkü İran bölgesel savaşa girmek istemiyor. Zamanın kendi lehine geliştiğini düşünüyor. Bölgede İran’la birlikte hareket eden direniş güçleri olarak adlandırdığı askeri güçleri olan gruplar (Yemen’de Ensarullah, Lübnan’da Hizbullah, Irak’ta Haşdi Şabi, Suriye’de İran’a yakın askeri gruplar) bunların hepsi zamanın kendi lehine işlediğini düşünüyor. İran, İsrail’in provokasyonları karşısında ‘stratejik sabır’ uyguluyor. Çünkü, İran, özellikle çok kutuplu dünyanın yerleşmesiyle birlikte İsrail’in en büyük destekçileri olan Amerika ve Batı dünyasında güç kaybetmekte olduğunu görüyor. Bu güç kaybına paralel olarak, İsrail’e verilecek desteğin azalacağını düşünüyor. Bu arada Hamas da kendini Hizbullah şekline dönüştürmüş durumda. Bir başka deyişle İran, zamanın kendi lehine olduğunu düşünüyor.” dedi.
“İran, nükleer silah yapma aşamasına geldi”
İran’ın aynı zamanda nükleer silah yapma aşamasına gelmiş durumda olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Havva Kök Arslan, şöyle devam etti:
“İran, Güvenlik Konseyinin 5 daimî üyesi ve Almanya ile imzaladığı nükleer anlaşmadan Trump zamanında Amerika’nın tek taraflı çekilmesi, Avrupalıların da bundan sonra doğru dürüst bir alternatif bulamamasından dolayı İran uranyumu zenginleştirme faaliyetlerine hız verdiğini resmen açıklamıştı. Bazı tahminlere göre belki İran nükleer silahı ya da yapmak üzere. Ayrıca elinde ciddi oranda kimyasal silah stoku var.”
İran, Ortadoğu’da ABD ile kapsamlı savaş istemiyor…
Bütün bunları yan yana getirdiğimizde İran, Ortadoğu’da Amerika ile kapsamlı bir savaşın içine girmek istemiyor diyen Arslan, “Bu sebeple, İsrail’in 7 Ekim’den beri yaptığı pek çok provokasyona ölçülü karşılık verdi. İran’ın desteklediği gruplardan olan Hizbullah da ölçülü karşılık veriyor. Varsayımları şöyle: İsrail Hamas’ı yenemez. Şu anda Gazze’de soykırımsal etnik temizlik uygulamasına rağmen stratejik hedeflerine ulaşamadı bu gidişle de ulaşamayacak. İsrail’in eline silah almayı reddeden Hasidileri bile askere çağıran İsrail’in büyük bir savaşı kışkırtması ve Amerika’yı savaşa çekmek istemesi anlaşılır.” ifadelerini kullandı.
Netanyahu, siyasi geleceği için Gazze savaşını bölgesel savaşa dönüştürmek istiyor…
Netenyahu’nun öncelikle, kendi siyasi geleceği açısından Gazze savaşının bölgesel savaşa dönüşmesini tek çıkış olarak gördüğünü kaydeden Prof. Dr. Havva Kök Arslan, “Şu ana kadar Gazze’de yaptığı saldırı, 33 bin suçsuz masumun öldürülmesine, katliamına, 70 binden fazla Filistinlinin yaralanmasına yol açtı. Bütün bunlara rağmen İsrail hedeflerine ulaşamadı, sonuç alamadı. Rehineleri kurtaramadı, çok önemli Hamas liderlerini yakalayamadı, öldüremedi. Bebek katili durumuna düştü. İlk defa İsrail Batı dünyası da dahil olmak üzere çok ağır eleştirilere maruz kaldı. Netanyahu İsrail içinde sıkışmış durumda. Dolayısıyla İran’ı savaşın içine çekerek bir bölgesel savaşa dönüştürebilirse hem kendisini hem de İsrail’i kurtarabileceğini düşünüyor. İsrail’in hesabı böyle bir bölgesel savaş durumunda ABD ve Batı dünyası İran’ın karşısında İsrail’in arkasında tam kadro duracaktır.” diye değerlendirmede bulundu.
“İran, tuzağa çekilmek istendiğinin farkında”
İran’ın, tuzağa çekilmek istendiğinin farkında olduğunu da anlatan Prof. Dr. Havva Kök Arslan, “Ama bir tarafta da Şam Konsolosluk binasına yapılan saldırıya da cevap vermek zorunda hissetti. Cevap vermesi lazım ama bu cevabın bir bölgesel savaşa sebep olmaması gerekiyor. Bu açıdan bakıldığında İran, politik değerlendirmeleri açısından başarılı.” dedi.
“Netanyahu istediğini alamadı”
Netanyahu’nun istediğini aldığının pek söylenemeyeceğini de dile getiren Prof. Dr. Havva Kök Arslan, “Çünkü, eğer İsrail Gazze’deki saldırılarına son vermiş olsa ve ondan sonra İran misilleme yapmış olsa ya da İsrail’in konsolosluk saldırısı olmadan İran saldırmış olsaydı; Netanyahu Batı dünyasının desteğini alıp İran üzerine gitmek için girişim yapabilirdi. Amerika ve Avrupa ülkelerinde de İsrail’i eleştiren ve İsrail’in yaptıklarının kabul edilemez olduğunu düşünen bir kamuoyu oluştu. Ama bu kamuoylarına rağmen, İsrail’e kayıtsız şartsız destek veren hükümetler var. Böyle bir ortamda İsrail’in Gazze saldırıları devam ettikçe zaten yönetimler İsrail’den yana olduğu için bir şey değişmemiş oldu. İran bütün bunları hesaplamış olmalı. Batı yönetimleri bir çıkmaz içinde. Bir yandan İsrail’e kayıtsız şartsız destek vermek zorunda, öte yandan da soykırımsal etnik temizlik uygulamasına yönelik eleştirileri ciddiye almak zorunda.” diye konuştu.
“İsrail’e kayıtsız şartsız destek verme Amerika’nın çıkarlarına değil”
Çok kutuplu dünyada, soykırıma varan etnik temizlik uygulayan bir İsrail’e kayıtsız şartsız destek vermenin Amerika’nın çıkarlarına olmadığı analizinde de bulunan Prof. Dr. Havva Kök Arslan, şunları kaydetti:
“Bir defa, ABD müttefiki olan Arap devletlerinin yöneticilerini kaybetmese de kamuoylarını kaybediyor. İkincisi demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü gibi Batı söylemleri ve iddiaları anlamsız hale geliyor. İsrail, Amerika’nın desteği olmadan İran’la doğrudan bir çatışmanın içine giremez. O nedenle, Netanyahu, Amerika’yı savaşın içine çekerek bölgesel savaş çıkarmak ve bir Amerika-İran savaşı başlatmak istiyordu. Bu hedefe de ulaşmada başarısız oldu. Biden’ın, Netanyahu’ya ‘İran’a karşılık verme’ dediği anlaşılıyor.
Amerika’ya gelince, krizin bölgesel savaşa evrilmesi ve Amerikan-İran savaşına dönüşmesi çıkarlarını olumsuz etkileyecektir. Amerika seçimlerden önce gücünü ve enerjisini Ortadoğu’da daha fazla harcamak istemiyor. Bu hem Çin’in hem de Rusya’nın işine gelen bir şey olurdu. Bu çerçeveden ele alınınca önümüzdeki günlerde krizin seyrinin nasıl olacağını Biden ve Netanyahu görüşmesi belirleyecek diyebiliriz.”
“Türkiye’nin çizgisi doğru, yerinde ve dikkatli”
Türkiye’nin tutumunu da değerlendiren Prof. Dr. Havva Kök Arslan, “Türkiye’nin çizgisi doğru, yerinde ve dikkatli. Amerika’ya sadece üstlerini değil hava sahasını da kullandırmama politikası doğru. Dengeli ve dikkatli bir politika izliyor. Bu krizin büyümesi ve bölgesel bir savaşa dönüşmesi Türkiye için çok risklidir. Olası bir Amerika-İran savaşı NATO üyesi olan Türkiye için oldukça zor koşullar yaratır. Bu nedenle Türkiye tarafsızlığını korumalıdır. Bununla birlikte PKK’nın yeniden proaktive edilmesi ve Güney Kafkasya’da istikrar bozucu girişimlerin olma olasılığı yüksek. Kamuoyunda İran aleyhine görüşlerin oluşmasının önüne de geçmek gerekir.” şeklinde sözlerini tamamladı.
GÜNDEMAR Araştırma, Türkiye Gündemi Araştırması’nın sonuçlarını yayınladı.
ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Beyaz Saray'daki görüşmesinin ardından "barış planı”,
Zabıta olmak isteyen adaylar uygulamalı ve sözlü sınavlarda ter döküyor
Doğan Trend Grubu’nun Yeni CEO’su Uğur Sakarya Oldu!
Yunusemre Belediyespor, Avrupa Spor Haftası'na özel 'Açık Havada Spor' etkinliği düzenledi. Organizasyona yoğun ilgi gösteren kadınlar, güne hareketli ve zinde başladı.
BÜYÜKŞEHİR HATUNİYE CADDESİ’NDEKİ YIKIM ÇALIŞMALARINI SÜRDÜRÜYOR
Bodrum Altın Mozole Onur Ödülü Efsane Halikarnas’ın kurucusu Süleyman Demir’e verildi
Genç dostu Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda hayata geçirilen “Üniversitede Öğrencisi Okuyan Aile Destek Yardımı” projesi, 2025-2026 eğitim öğretim yılında da devam ediyor. Proje kaps
Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal belediyecilik anlayışıyla hizmet veren Mustafa Kumlu Ulu Çınarlar Yaşlı Yaşam ve Dayanışma Merkezi, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü'nde sürpriz ziyaretçileri ağırladı. Hollanda’nın Inholland Üniversitesi akademisyenler
Mersin’in Simge Uçağı Korozyon Nedeniyle Yerinden Kaldırıldı
Çocukların Yeni Sosyalleşme ve Yaşam Alanı Hızla Yükseliyor
Eşbaşkan Bucak, Makine İkmal Müdürlüğünü ziyaret etti
Büyükşehir’den Örnek Bir Uygulama Daha; Ücretsiz EKPSS Kurslarına Kayıtlar Başladı
Bodrum Altın Mozole Onur Ödülü Efsane Halikarnas’ın kurucusu Süleyman Demir’e verildi
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Sayın Altan İnanç’ın basın açıklamasıdır.
Büyükşehir’in En Özel Korosu Yeni Seslerle Güçlendi