KALKINMA YOLU İLE GELEN YÜKLER TRACECA’NIN AĞINA BAĞLANACAK

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin bağlantısallıkta köprü görevi gören bir ülke olduğunu belirterek “Orta Koridor ve Almatı-Tahran-İstanbul rotalarının öneminin farkında olarak yatırımlarımız ve çalışmalarımız devam etmektedir. Kalkınma Yolu projesi ile Basra Körfezi’nden gelen yükler TRACECA’nın Avrupa’ya uzanan ağına bağlanacaktır.” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tahran’da düzenlenen Avrupa Kafkasya Asya Ulaştırma Koridoru (TRACECA) Hükümetlerarası Komisyonu 17. Yıllık Toplantısı’na katıldı. Bakan Uraloğlu burada yaptığı açıklamada, “Günümüzde ulaştırma bağlantısallığının güçlendirilmesi ve alternatiflerin oluşturulması ihtiyacı hiç olmadığı kadar belirgin bir şekilde ortaya çıkmıştır.  Jeopolitik krizler, pandemiler ve iklim krizine karşı tedarik zincirlerinin çeşitlendirilerek birbiriyle bağlantılarının arttırılması, başta denizden uzak bölgeler olmak üzere her ülke için hayati önem taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.

Bağlantısallığın Sağlanmasında Ulaştırma Koridorları Büyük Önem Teşkil Ediyor

Bakan Uraloğlu, ihtiyaç duyulan bağlantısallığın sağlanmasında ulaştırma koridorlarının geliştirilmesinin büyük önem teşkil ettiğini ifade ederek “Bölgesel ve uluslararası ticari ilişkileri iyileştirme ve potansiyel kalkınma getirileri sağlama konusunda ulaştırma koridorları zorlu şartların üstesinden gelmenin yanında önemli faydalar sağlayacaktır. Bu açıdan bakıldığında TRACECA’nın ve TRACECA çerçevesinde yapacağımız işlerin öneminin her geçen gün arttığını söylemek istiyorum.” açıklamasında bulundu.

“Bağlantısallıkta Köprü Görevi Gören Bir Ülke Konumundayız”

Üye ülkelerinin büyük çaplı ticaret noktaları arasında yer alması sayesinde TRACECA ulaşım ağının geliştirilmesinin sadece ülke ve bölge bazında kalkınmaya katkı sağlamakla kalmayacağını vurgulayan Uraloğlu, aynı zamanda kıtalararası bağlantısallığın önemli otoyolları haline gelecek potansiyele de sahip olduğunu anlattı. Türkiye’nin ulaştırma koridorlarına büyük önem verdiğini belirten Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Hem bölgesel hem de bölgelerarası bağlantısallıkta köprü görevi gören bir ülke konumundayız. Özellikle son 23 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde yaklaşık 290 milyar liralık ulaştırma ve haberleşme yatırımı yaptığımızı belirtmek isterim. Bu yüzden Orta Koridor ve Almatı-Tahran-İstanbul rotalarının öneminin farkında olarak ülkemizde gerek altyapı gerekse işletme anlamında önemli yatırımlarımız ve çalışmalarımız devam etmektedir. Bu koridorların geliştirilmesine sadece bu çatı altında değil her platformda destek vermekteyiz. Bu ay Cenevre’de Birlemiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonunda ev sahibi ülke olarak katıldığım toplantıda da bu iki koridorun geliştirilmesine verdiğimiz desteğin devam edeceğini taahhüt ettik.”

“Kalkınma Yolu Projesi TRACECA’nın Avrupa’ya Uzanan Ağına Bağlanacak”

Gelen yüklerin Avrupa’ya devamını da planladıklarını aktaran Uraloğlu, Bulgaristan ile 2. demiryolu sınır kapısının açılması için Mutabakat Zaptı imzaladıklarını anımsattı. Böylece, ileride artan yük hacmi karşısında sınırda beklemeleri önlemeyi hedeflediklerini dile getiren Uraloğlu, “Bir yandan da demiryollarıyla kesintisiz bağlantılar kurulmasına çok önem veriyoruz. Bu yüzden Irak ile gerçekleştirmekte olduğumuz Kalkınma Yolu Projesinin, Basra Körfezi’nden Avrupa’ya tek bir ulaştırma moduyla bağlantı sağlamasını hedefliyoruz. Bu sayede, Kalkınma Yolu projesi ile Basra Körfezi’nden gelen yükler TRACECA’nın Avrupa’ya uzanan ağına bağlanacaktır.” diye konuştu.

“Birlikte Büyüme Yaklaşımı İçerisinde Hareket Etmeliyiz”

Ulaştırma koridorlarını oluştururken multimodal taşımacılık imkanlarının artırılmasına da önem verilmesi gerektiğini söyleyen Uraloğlu, “Bu rotalarla hedef en kesintisiz, hızlı ve çevre dostu ulaşımı sağlamak olmalıdır. Ulaştırmayı ve sınır geçişlerini ne kadar kolaylaştırırsak o kadar bu hedefe erişeceğiz. Bu konularda ihtiyacımız olan uluslararası diyaloğu TRACECA’nın sağlayacağına canı gönülden inanıyorum. Ancak günümüzde tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi ve multimodal taşımacılığın geliştirilmesi konusunda daha da entegre olmamız ve daha fazla emek sarf etmemiz gerektiğini de vurgulamam gerekir. Rekabetçi bir yaklaşım içerisinde değil birlikte yürüme yaklaşımı içerisinde hareket etmeliyiz.” dedi.

TRACECA’nın bünyesinde Avrupa, Kafkasya ve Orta Asya ülkelerini bir arada bulunduran özel bir koridor olduğunu belirten Uraloğlu, TRACECA üyesi 14 ülkenin iş birliğini ve ulaştırma konusunda çeşitli yasal uygulamaların bir arada yürütülmesi zorunluluğunu beraberinde getirdiğini vurgulayarak “Farklı mevzuatlar, uygulamalar ve farklı gümrük birliklerine üye olmamız, bu örgütün ve koridorun yekpare çalışmasını zorlaştıran en büyük faktörlerden biridir. Bu zorluk, TRACECA’ya kolay çözümü olmayan bir görev yüklemektedir. Ancak bunların üstesinden gelmek, TRACECA’nın aynı zamanda diğer bölgesel kuruluşlar arasında özel ve son derece önemli bir konumda olduğunu doğrulayacaktır.” ifadelerini kullandı.

Yürütülen çalışmalar hakkında da bilgi veren Uraloğlu, TRACECA Fonu kurulmasının koridorun geliştirilmesinde gerekli olan projelerin finanse edilmesi açısından önemli bir yapı teşkil edeceğine inandığını ifade etti.  Uraloğlu, “Bu tür girişimler, ihtiyacımız olan ulaştırma bağlantısallığını arttırmamızda fayda sağlayacaktır. Ülkemiz bu konuda deneyimlerini paylaşmaya her zaman açıktır.” diye konuştu.

“E-Permit Sistemini Diğer Ülkeler ile Kullanmaya Yönelik Görüşmelerimiz Devam Ediyor”

Türkiye’nin Özbekistan ile birlikte, karayolu geçiş belgelerinin elektronik ortamda teati edilmesini ve kullanılmasını sağlayan sistemi başarılı bir şekilde uyguladığını anlatan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:

“Bu e-permit sistemini diğer birçok ülke ile de kullanmaya yönelik görüşmelerimiz devam etmektedir. TRACECA’nın dijitalizasyon çalışmaları kapsamında üye ülkelerin ikili geçiş belgelerini dijitalleştirmeleri için bilgi ve deneyim paylaşımı yapmaya hazır olduğumuzu belirtmek isterim. Ancak belirtmek isterim ki, nihai hedefimiz belgesiz taşımacılığı tesis etmektir.”

Türkmenistan’ın TRACECA’ya katılımını da tebrik eden Uraloğlu, “Türkmenistan’ın aramıza katılması TRACECA’nın üye coğrafyasına stratejik önemde bir katkıda bulunmaktadır. Türkmenistan’ın ulaştırma bağlantısallığındaki önemi bu katkının işaretlerindendir.” dedi. Uraloğlu ayrıca Letonya’nın gözlemci üyelik talebinin ve Yunanistan’ın da gözlemci üyeliğini yenileme talebini de memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi.

TRACECA’nın etkinliğini artıracak olan reform konusuna da değinen Uraloğlu, “Dün gerçekleşen Ulusal Sekreterler Toplantısı sonucunda TRACECA’nın düzenleyici metinlerini reforme ederek Hükümetlerarası Komisyon’un daha etkili çalışmasını sağlama hedefinde aynı yerde durduğumuzu öğrenmek bana memnuniyet vermiştir.” ifadelerini kullandı.

Özellikle son yıllarda yaşanan pandemi ve bölgesel çatışmalar sonucunda ortaya çıkan ihtiyaçlara cevap verecek bir örgüt çerçevesi kurmanın kıymetli olduğunu belirten Uraloğlu, “Şunun altını çizmek isterim ki, başarılı işler yapmak için planlama sürecinin çok iyi değerlendirilmesi gerekir. Reform sürecinde de her konunun ele alınarak bütüncül bir bakış açısıyla planlamalar yapılacağına inanıyorum.” dedi.