Uzman Diş Hekimi Dr. Ümit Sait Yavuz, yirmilik dişlerin zamanında çekilmemesi halinde diğer dişlerin formunu bozabileceği ve gülüş estetiğini olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu. Özellikle diş teli tedavisi görmüş hastaların bu konuda daha dikkatli olması gerektiğini belirten Yavuz, BravoDent'in uzman kadrosu ve Avrupa standartlarındaki kliniğiyle hastalarına en iyi hizmeti sunduğunu vurguladı.
Yirmilik dişlerin çene yapısına sığmadığı durumlarda diğer dişlere baskı yaparak onların pozisyonunu bozabileceğini belirten Dr. Ümit Sait Yavuz, "Yirmilik dişler zamanında çekilmezse dışarı çıkabilmek için yaptığı baskıyla diğer dişlerin formunu bozabilir. Bu durum, özellikle diş teli tedavisi görmüş hastalar için daha da riskli. Çünkü diş teli tedavisiyle düzeltilen dişlerin yeniden bozulmasına neden olabilir. Güzel bir gülümseme, inci gibi dişler için yıllarca verilen emek boşa gidebilir" dedi.
"GÜLÜŞ ESTETİĞİ BOZULABİLİR"
Yirmilik dişlerin sadece diş sağlığını değil, gülüş estetiğini de olumsuz etkileyebileceğini ifade eden Yavuz, "Yirmilik dişlerin neden olduğu baskı, diğer dişlerin yamuk veya çarpık olmasına yol açabilir. Bu durum gülüş estetiğini bozar ve kişinin özgüvenini olumsuz etkiler" şeklinde konuştu.
Yirmilik dişlerle ilgili sorunların erken teşhis ve tedavi edilmesinin önemine dikkat çeken Yavuz, "Hastalarımızın düzenli olarak diş hekimi kontrolüne gitmelerini ve yirmilik dişlerle ilgili herhangi bir sorun yaşadıklarında vakit kaybetmeden bize başvurmalarını öneriyoruz" ifadelerini kullandı.
"BRAVODENT UZMAN KADROSUYLA HİZMETİNİZDE"
BravoDent'in uzman kadrosu ve Avrupa standartlarındaki kliniğiyle hastalarına en iyi hizmeti sunduğunu belirten Yavuz, "BravoDent olarak, hastalarımızın sağlığı ve memnuniyeti bizim için en önemli öncelik. Yirmilik dişlerle ilgili sorun yaşayan hastalarımıza uzman kadromuzla en iyi tedaviyi sunuyoruz. Kliniğimiz, Avrupa standartlarındaki teknolojik donanımıyla hastalarımıza konforlu bir tedavi süreci yaşatıyor" dedi.
Zamana Meydan Okuyan Ciltler İçin Kolajenden Gelen Güç
Türk Böbrek Vakfı’ndan Diyaliz Hastalarına Yaz Uyarısı: Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!
Kan bağışının kansızlık yarattığına dair toplumda yaygın bir inanış olsa da sağlıklı bir kişinin doğru aralıklarla ve uygun şartlarda kan vermesi kalıcı kansızlığa sebep olmaz.
Dünya genelinde milyonlarca kişiyi etkileyen yeme bozuklukları, özellikle gençler arasında alarm verici bir hızla artıyor.
Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler
Türk Sağlık-Sen olarak ay başında her sağlık çalışanının ne kadar ücret alabileceğini TEK KALEM MAAŞ önerimizin ne kadar zaruri olduğu, bugünlerde aile hekimliklerinde yaşanan durumlar nedeniyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Dirençli Sağlıklı Şehirler: Herkes İçin Sürdürülebilir Kentsel Gelecekler Yaratmak” temasıyl
Son yıllarda kanser tedavilerinde yaşanan gelişmelerle özellikle girişimsel onkoloji kavramı ön plana çıkmaya başladı.
Antalya’da gerçekleştirilen Tıbbi Cihaz Yönetişim Zirvesi, kamu otoriteleri ile sektör temsilcilerini bir araya getirdi.
Kanser vakalarının dünya genelinde giderek artmasıyla, halk arasında doğru bilinen yanlışlar da hızla artış gösteriyor
Ülkemizdeki yaygın ve yanlış algının aksine, süt sadece çocuklar için değil yetişkinler için de oldukça önemli bir besin kaynağı. Süt ve süt ürünleri, her yaşta ihtiyaç duyulan kalsiyumu sağlar
Bağışıklık sistemi hastalıklarının görülme oranı tüm dünyada belirgin bir şekilde artıyor. Bu artışın nedenleri arasında; hava kirliliği, kronik stres ve işlenmiş gıda tüketimi gibi giderek yaygınlaşan çevresel faktörler yer alıyo
İlk Yardım Uygulama Turnuvası’nda zamanla yarıştılar
31 Mayıs Dünya Tütüne Hayır Günü Tütün kullanımı her nefeste kansere yaklaştırıyor
“Sağlıklı Bir Fikrim Var” Proje Yarışması Başvuruları Başladı!
Ayakkabı seçiminde dikkat edilmesi gereken 6 nokta
Koç Üniversitesi Hastanesi’nde görev yapan ve girişimsel kardiyoloji alanında uzmanlaşmış olan Doç. Dr. Erol Gürsoy, New York’un en büyük ve en yüksek işlem kapasitesine sahip sağlık kuruluşlarından Mount Sinai Hastanesi’ne gözlem