Konuk YAZAR

Tarih: 09.07.2025 00:52

852 rakımlı tepede boğulan Türkiye’dir!

Facebook Twitter Linked-in

 

Amerikalı tarihçi Webster Tarpley, 2012 yılında “ABD ve İngiltere, biliyorlar ki, Suriye ile çatışmanın geri tepkisi, modern Türkiye’yi imha edebilir. Türkiye tepki göstermeli, kazanacağı bir şey yok, kaybedebileceği çok şey var. Erdoğan ve Davutoğlu’nun psikolojisinden korkuyorum, özünde, Obama tarafından oyuna getirildiler” demişti.

 

O günlerde AKP hükûmetinin Suriyeli isyancılara askerî eğitim verdiği de dünya medyasının gündemindeydi. Guardian, “Türkiye, isyancılara eğitim üssü kurdu” derken Bild am Sonntag, “Alman ve İngiliz ajanlar, Suriye’deki isyancılara yardımcı olmak ve eğitmek amacıyla Akdeniz’de konuşlandırıldı” iddiasında bulunmuştu.

 

The Times’a göre “Suriyeli muhaliflerin üssü Adana’da, İncirlik Üssü yakınlarında” idi... BBC ise “Suriyeli isyancıları Türkiye eğitiyor. Ordu tarafından yönetilen gizli kamplarda özel bir eğitim programı yürütülüyor” diyordu.

 

AKP Gençlik Kolları’ndan bir genç de bana “Türkiye’nin 30 şehrinde Suriyeli muhalifler için kamplar kurulacak. Her kampta 10 bin kişi eğitilecek, toplam 300 bin Suriyeli, silahlı eğitimden geçirilecek” haberini vermişti.

 

***

 

Tarpley, ABD Başkanı Obama’nın Başbakan Erdoğan ile haftalık telefon konuşmaları yaptığını ve Erdoğan’a etki ederek yönlendirdiğini, Türkiye’nin Yeni Osmanlı aldatmacasıyla komşularıyla “sıfır sorun”dan “sıfır barış” pozisyonuna getirildiğini belirtmişti.

 

 

Tarpley, Türkiye’yi yöneten kadronun Yeni Osmanlıcılık fikriyle kandırıldığını ve başta Kürt sorunu olmak üzere, onlarca sorunun içine itildiğini ifade ederken, PKK’nın CIA destekli bir örgüt olduğunu, Türkiye, Suriye ve İran’a karşı kullanıldığını söylemişti.

 

ABD ve NATO’nun 1979’daki Bernard Lewis Planı’na göre Ortadoğu’yu yeniden yapılandırmayı hedeflediğini söyleyen Tarpley, Türkiye hükümeti ve muhalefetinin bütün bu gerçeklere rağmen olup bitenin farkında olmamalarının anlaşılmaz bir durum olduğunu ifade etmiş ve “İngiltere ve ABD, Türkleri öldürene kadar sevecekler… Türkiye öncelikle, ABD ve İngiltere ile ittifakın öldüren bir kucaklaşma olduğunu anlamalıdır. Türkleri Suriye’ye karşı kullanacaklar ve bu çatışma ortamı, modern Türkiye’yi yok etmek için de bir fırsat olmuş olacak” demişti.

 

Tarpley, CIA’nın kontrolsüz ve başıboş olarak, Türkiye’nin güneyinden dolandığını, İskenderun otellerinin El-Kaide militanlarıyla ve CIA ajanlarıyla dolu olduğunu bildirirken CIA’nın İncirlik üssünden güneydeki teröristleri kullandığını, bu işlerin geri dönüşünün Türkiye için felaket olacağını dile getirmişti.

 

***

 

Biz de konuyu 1996 yılından beri, somut veriler ışığında, kamuoyunun bilgisine sunduk... Büyük Orta Doğu Projesi’ni, açıklanmasından 8 yıl önce 1996’da ortaya çıkardık. O zaman tespitlerimiz “komplo teorisi” diye yorumlanmıştı. Bu yorumu yapanlar 8 yıl sonra BOP açıklanıp, Erdoğan’a eş başkanlık görevi verildiğinde alkış tuttu... Yani onların “komplo teorisi” demesi, Türk halkının gerçek bilgilere şüphe ile yaklaşmasını sağlamak içindi ve CIA projesine bilerek ve isteyerek hizmet ediyorlardı.

 

Sürecin sonunda İsrail, Suriye’ye askeri açıdan hâkim oldu. CIA ve MI6’nın “biz yetiştirdik” dediği terörist Colani, Suriye’nin başına getirildi. PKK, Abdullah Öcalan’ın açıkladığı gibi “Türkiye’yi terörle meşgule etmek” görevini tamamladı. Şimdi ABD, Suriye’de oluşturduğu ve “bölgedeki kara kuvvetlerimiz” dediği PKK çekirdekli yapıyı Suriye yönetimine ortak ederek, Türkiye’nin böğründe bir terör devleti kurmaya çalışıyor. PKK çoktan beş bin teröristle Suriye’ye geçti ve SDG denilen yapıya katıldı... Dışişleri Bakanı Hakan Fidan “iki bin kişi” demişti ama Abdullah Ağar, daha sonra bu sayının beş bine ulaştığını söyledi.

 

Böyle bir durumda PKK’nın Irak’ta göstermelik olarak silâh bırakması, bunun karşılığında Türkiye’nin Türk devleti olmaktan çıkarılmasını talep etmesi, “yeni bir milli kimlik”ten ve “kurucu anayasa”dan söz edilmesi, 1923’e yönelik karalama çabaları, Tarpley’in “Bu çatışma ortamı, modern Türkiye’yi yok etmek için de bir fırsat olmuş olacak” analizini doğrulamış oluyor.

 

Bu sebeple 852 rakımlı tepede boğulan, sadece Mehmetçikler değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Arslan BULUT(Yeniçağ)


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —