Mustafa BALBAY


​ İmamoğlu’na mektup Silivri’de ilk gün

​ İmamoğlu’na mektup Silivri’de ilk gün


​ İmamoğlu’na mektup Silivri’de ilk gün

 

Sevgili İmamoğlu,

 

 

Son görüşmemizde, “Sıra Türkiye’de değişime geldi. Sürecin neresinde olursam olayım, mutlaka değişimin gerçekleşmesini sağlayan kişilerden olacağım” demiştin.

 

Sanki bugünü tarif etmiştin!

 

Ocak ayında kadronuzun genel bakışı şuydu:

 

“Hapis dahil her olasılığa hazırız!”

 

Sözün özü, “Nereden çıktı bu durum” diyecek noktada değilsin. Türkiye gibi ülkelerde değişim liderliğine giden yol, mahpushaneden geçiyor!

 

Şimdi bu dönemi beden ve beyin sağlığı içinde, en iyi biçimde atlatma zamanı. Özgürlükte zaman seni yönetiyordu, şimdi sen zamanı yöneteceksin. Elbet çok yoğun olacaksın ama sonuçta en yakınında 80 demir gözlü pencere var.

 

Hapiste özgürlük, insanın kendisini yalnız hissetmemesidir.

 

Bu anlamda özgürsün. Asla yalnız değilsin.

 

***

 

En son 15 Mart’ta Mamak’taki konuşmanda, Ergenekon kumpaslarında adalet arayanlarla dayanışmanı dile getirmiştin. 2011-2013 yıllarında Beylikdüzü’nden gelen arkadaşlar yanlarında hep senin selamlarını, dayanışma duygularını taşımışlardı. Sana Emniyet’te yöneltilen sorulara, gizli tanıklarla dolu ithamlara baktım, baştan sona Ergenekon kokuyordu.

 

AdAkbank

25.000 TL Taksitli Avans Fırsatından Yararlanmak İçin Hemen Başvurun

Anında Onaylı Axess Kredi Kartı

İlk Kez Axess'e Başvur, %0 Faizli Taksitli Avans Fırsatını Kaçırma

25.000 TL Taksitli Avansı Hemen İnceleyin

%0 Faizli 25.000 TL'ye Varan Taksitli Avans İçin Axess'e Başvurun

İlk Kez Axess'e Başvur, %0 Faizli Taksitli Avans Fırsatını Kaçırma.

O yıllarda herkes Ergenekon’dan gözaltına alınınca, bu “Her yere kon” oldu demiştik.

 

İşi mizaha vurmak gerekirse şimdi de ne yap et “Ekrem’e kon” oldu!

 

Böylesine her şeyin bir çuvala doldurulduğu davalar sürecinin bittiği bir Türkiye hayal ediyoruz. Senin mücadele azmin bunu da getirecek.

 

Bir de meydanlarda, “Bir Ekrem’i içeri alırsan binlerce Ekrem var” diyordun, o binler değil, milyonlar!

 

Bedenini ortaya koydun, esaretini milletin cesaretine çevirdin. Şimdi başlıca çalışma yerin Silivri! Ulaştığın kesim ise 86 milyon, Anadolu’nun her karışı. Hapse giren her okumuş yazmış kişi, Nâzım Hikmet’in “Hapiste Yatacak Olana Bazı Öğütler” şiirini okur. İnsan bazen toplumdaki sessizliğe bakıp “Halkımız hapiste yatacak olana öğütler değil de gölgede yatacak olana söğütler mi istiyor” diye düşünür.

 

O devir geçti.

 

Durumun özeti üç kelimelik:

 

Bir millet uyandı!

 

Şimdi bu uyanışı sağlıklı bir şekilde, güven veren hedefler üreterek dayanışmayı güçlendirerek geleceğe taşıma zamanı.

 

Zorbalık bir kişinin milyonlara zulmetmesi değildir, milyonların bir kişinin zulmünü kabul etmesidir!

 

Bu kabul yok artık!

 

 

***

 

İşin mücadele boyutunun yanında elbet insan yanı da var.

 

Silivri’de ilk günler doğal olarak başında büyük bir ağırlıkla yaşarsın. Yeni bir yaşam kurmaktan geleceği örgütlemeye kadar t-onlarca durumu planlamak gerekir. Planlamayı yapınca daha kolay.

 

Alışmak insanın en iyi ve en kötü duygusu. İyi; her koşulda yaşamak için yeni ortama alışmak gerekir. Kötü; zulmü kabul etmemek, alışmamak gerekir.

 

Spor, hareket şart. Volta yeri 5 adıma 14 adım olsa da başını yukarı çevirince gökyüzü senin. Yürümek bedenin kitap okuması gibi bir şey.

 

Zaman zaman kendini, “Ekrem İmamoğlu müzesinde” hissedeceksin. İnsanın yaşamı etrafını kuşatır. Keyiflidir aslında.

 

Önümüz bayram. İlk gün sabah şu anonsu duyacaksın:

 

“Tutuklu ve hükümlülerin dikkatine, Ramazan Bayramı’nızı kutlar, bir sonraki bayramda sevdiklerinizle olmanızı dileriz!”

 

Ama senin direncin, senin etrafında oluşan umut ve mücadele ruhu milyonların bayramı oldu.

 

Özgürlüğe çıktığın günü hayal ediyorum. Meydanlarda haykıracaksın:

 

“Sizi yola baktırdım ama yere baktırmadım!”

 

 

O günler yakındır.

 

Asla yalnız değilsin