Konuk YAZAR


Erdoğan’ın kafasındaki ikili formül…

Erdoğan’ın kafasındaki ikili formül…


 

Saray içinde hararetle devam eden taht kavgası…

 

Tayyip Erdoğan’ın sağlığında kılıçlar çekilmiş durumda…

 

Hafta sonu, durum vaziyetin en çarpıcı fotoğrafı Türkiye’nin önüne konuldu. Ancak araya Meclis İmralı komisyonunda temsil edilen siyasi partilerin raporları girince o konuyu ele almak mecburiyetten- bugüne kaldı. Kısaca geri saralım;

 

İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Erzincanlı Sanayici ve İş İnsanları Derneğinin (ERSİAD) ev sahipliğinde "Türkiye Yüzyılında Erzincanlı İş İnsanlarının Misyonu" programında konuştu. Son aylarda yurtiçi ve yurtdışı temaslarıyla iyice görünür hale gelen Bilal Erdoğan’ın konuşması sağır sultanın bile duyacağı mesajlar içeriyordu. Kısaca hatırlayalım;

 

“Şu birlik duygusu çok önemli. Dünyada bu ülkeyi temsil eden Cumhurbaşkanı'mıza kimse laf söyletmese ne olur? Neyimiz eksik? Cumhurbaşkanı'mızın arkasında durmaya değmez mi? Bu kadar bu ülkeye hizmet etmiş, ülkeyi buralardan buralara getirmiş, bugün dünyadaki en saygın liderlerden bir tanesi olan Cumhurbaşkanı'mızın arkasında hep beraber dursak ne olur, ne kaybederiz.

 

Cumhurbaşkanı'mızın kıymeti anlaşılacak elbette ama geç anlaşılmasaydı daha iyi olurdu. Şu 23 yılın ortalarında bir yerde bile Cumhurbaşkanı'mızın arkasında daha güçlü dursaydık, bugün biz çok daha güçlü olurduk. Biz Cumhurbaşkanı'mızı biraz daha güçlü kılsaydık şu İsrail, şu soykırımı yapamazdı. Ama biz adeta bu içimizdeki fitnelerle, bu içimizdeki kaypaklarla, bu içimizdeki hainlere verdiğimiz primlerle Cumhurbaşkanı'mızın gücünü, enerjisini azalttık. Bu ülkenin yurt dışındaki gücünü, enerjisini azalttık.”

 

***

 

Bilal Erdoğan bu lafları öyle sanıldığı gibi muhalefete etmiyor. Bilal Erdoğan’ın konuşmasındaki şifre, “içimizdeki fitnelerle, bu içimizdeki kaypaklarla...” sözlerinde gizli. Şimdi bir daha okuyun yukarıdaki satırları eminim bana hak vereceksiniz. Bir de, Bilal Erdoğan, babasına, tüm Türkiye’nin gözünde neden açıktan yağ çekme ihtiyacı hisseti?.. Sorunun cevabına az sonra değineceğim.

 

Bilal Erdoğan’ın o konuşmasının ardından evvelki gün (Pazartesi) gazeteci İsmail Saymaz, bir TV programında Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP Genel Başkanlığı görevini oğlu Bilal Erdoğan'a bırakmayı düşündüğünü iddia etti. Bu, başkent Ankara’nın derin koridorlarında epeydir konuşulan bir iddia. Ancak, ince ayrıntıya dikkat!.. Tayyip Erdoğan, oğluna sadece partiyi bırakıyor, sarayı bırakmıyor.

 

***

 

İsmail Saymaz’ın iddiasına cevap, dün saray yandaşı Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan’ın “Erdoğan’ın en kıymetli dört varlığı” başlığı ile kaleme aldığı köşe yazısından geldi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, damat Selçuk Bayraktar, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan kulislerde konuşulan adaylar arasında değil mi?. Evet…

 

Ahmet Hakan ise bu isimler üzerinden yazılan senaryolara sert çıkarak, bu dört isme methiyeler dizdi. Hakan’ın yazısındaki o bölüm şu şekilde;

 

“Bu dört ismin de...

 

Erdoğan’a bağlılığı tartışılmaz.

 

Bu dört isim de...

 

Yetişmiş insan eksikliğini büyük ölçüde tamamlayan dört büyük kıymet.

 

Bu dört isim de...

 

Tamamen işlerine odaklanmış durumda.

 

Bu isimler üzerinden yazılan hayali senaryoların...

 

Bu isimler üzerinden kaynatılan fitne kazanlarının...

 

Özellikle bu isimlere yönelik FETÖ’cülerin yaptıkları bin türlü alçaklığın...

 

Tek bir nedeni var:

 

Erdoğan’ı en güçlü, en kıymetli, en değerli yerlerinden vurarak yıpratmaya çalışmak.”

 

***

 

Aman buraya çok dikkat;

 

Ahmet Hakan, 4 isim saymış ancak çok kuvvetli bir ismi bilerek pas geçmiş, görmemezlikten gelmiş. Tahtın en büyük adaylarından damat Berat Albayrak’ı.

 

Ahmet Hakan, Berat Albayrak’ın hakkını yememiş mi?.. Hem de nasıl yemiş!..

 

Sis perdesini biraz aralayalım…

 

Tayyip Erdoğan’ın tahtına oturmak için sarayda kıyasıya bir kapışma yaşanıyor. Saray kaynaklarının ifadelerine göre, en şiddetli kavga Bilal Erdoğan ile Berat Albayrak arasında… Diğer adaylar kenardan seyrediyor. Bilal Erdoğan ile Berat Albayrak’ın küs olduğu da iddialar arasında. Bilal Erdoğan’ın adının sürekli ortada dolaştırılmasının -yıpratma maksadıyla- Hakan Fidan tarafından organize edildiğini ileri sürenler bile var. Bilal Erdoğan ile Berat Albayrak’ın özellikle AKP teşkilatları içinde “kendi adamını yerleştirme” kavgası yaptıkları iddia ediliyor. Tayyip Erdoğan’ın bu kavgadan rahatsız olduğunu söyleyenler, Bilal Erdoğan’ın hafta sonu konuşmasını “babasının gözüne girmek için ” diye değerlendiriyor…

 

Bence, hedefe yönelik yağ yakma metniydi ama neyse!..

 

Çok taraflı taht kapışması ve kendisi sonrası için Tayyip Erdoğan’ın kafasında neler var?..

 

Saray kulislerinde denilen o ki;

 

“Tayyip Erdoğan son zamanlarda sık sık Abdullah Gül ile görüşüyor. Reis bu görüşmeleri İstanbul’da, Abdullah Gül ile özel, baş başa yapıyor. En az ayda bir kere baş başa görüşüyorlar. İçerde ne konuştukları ise bilen yok. AKP, Bilal Erdoğan’a, devlet yönetimini de Abdullah Gül’e bırakabilir.”

 

Peki, başka neler olabilir?...

 

Sarayda, iddianın bini bir para… Azıcık daha ete kemiğe bürünsün, sizlere duyuracağım…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ahmet TAKAN(Yeniçağ)