Mustafa BALBAY

Tarih: 28.06.2025 18:49

G-azap günleri!

Facebook Twitter Linked-in

 

İktidarın RTÜK kolu son olarak Halk TV, Sözcü TV ve TELE1’e ucu lisans iptaline kadar varacak cezalar verdi.

 

Medya, demokrasilerde toplumun oksijenidir. Toplum onunla nefes alır verir. Medya, otoriter yönetimlerde ise demokrasinin boğma telidir. Otorite, medyayı eline geçirdiğinde onu hem susturucu olarak kullanır hem rıza dayatıcı! Kabulünü bu yolla sağlamaya çalışır.

 

İşte tam bu günlerden geçiyoruz. Gerçekleri dile getiren yayın organlarının üzerine her yöntemi kullanarak gidiyorlar. Bütün “ikna güçlerini” kullandıktan sonra bu yolla sonuç alamayacaklarını düşündükleri anda “imha güçlerini” kullanarak toplumdan koparmaya girişiyorlar.

 

Boğulmak istenen sadece yayın organları değil, onlardan beslenen duyarlı toplum. Buna tepkinin de sadece hedef olan kurumlardan değil, tüm toplumdan gelmesi gerekir.

 

***

 

İktidara üç Y ile geldiler. Şu üç Y’yi kaldıracağız dediler:

 

Yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar!

 

Yolsuzluk diye bir şey kalmadı. Çünkü yaptıkları her işin yasasını çıkardılar. Böylece ortada yasadışı bir iş de kalmamış oldu. Ama yolsuzluğu da silah haline getirdiler. Kendilerinden olmayan belediyelerin yaptığı her işi yolsuzluk ilan edip operasyona giriştiler. Bir işadamı 2014’ten beri İstanbul Belediyesi’nden ihale almış. 2019’dan bu yana aldıkları suç; öncekileri araştırma gereği duymuyorlar. Bir başkası aynı işi hem CHP’li hem AKP’li belediyelerle yapıyor. CHP ile yaptığı “suç” öteki değil. Bu kadar da değil! Eğer ifadesinde İmamoğlu’nu suçlarsa özgür, suçlamazsa zindana!

 

Tam azap ve gazap günleri!

 

Yoksulluğu kaldırdılar, sorunların tepesine koydular. Bu alanda Avrupa birincisiyiz. İnsanları aç bırak, kendine muhtaç bırak! Sonra “Ben gidersem yardımlar da gider” diye işkence et!

 

Yoksulluk sadece maddi olmaz ki! Toplum umut yoksulu oldu, gelecek yoksulu oldu, özgürlük yoksulu oldu!

 

Yasaklarda demokratik ülkelerle aramızda küçük bir fark bıraktılar:

 

Demokrasilerde yasak olan bizde serbest, serbest olan yasak!

 

Örneğin, demokrasilerde bütçeyi halktan saklayamazsınız, bütçeyi halktan saklamak yasaktır. Ama bizde serbest!

 

Örneğin, demokrasilerde halkın haber alma hakkını engelleyemezsiniz, en büyük suçtur. Ama bizde serbest!

 

RTÜK kendini mahkeme yerine de koyuyor. Ben yaptım oldu diyor.

 

Üç Y’yi kaldıracağız diye geldiler, üçünü de kurumlaştırdılar. Şimdi yeni bir üç Y ile yönetiyorlar:

 

Yağma, yıkım, yalan!

 

***

 

İşte böyle bir iktidara karşı toplumun umutlanabileceği, nefes alabileceği tek çıkış yolu şudur:

 

Seçeneğin olması!

 

Halk, “Bu iktidar gitsin” kararının yanında hemen şu soruyu sorar:

 

- Yerine kim gelsin?

 

Buna yanıt veremezse, atalarından öğrendiği şu sözlere sığınır:

 

Azıcık aşım, dertsiz başım!

 

Eldeki bir, daldaki ikiden iyidir!

 

Bugün millete, “Seçeneksiz değilsin” deme gücüne sahip en büyük parti CHP!

 

CHP bunu yapabileceğini 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde gösterdi. Son anketlerin ortaya koyduğu gibi CHP’nin 31 Mart’taki birinciliği sürüyor. CHP’ye yönelik bütün saldırıların, bütün operasyonların arkasında bu gerçek var. İktidarın bu korkusu var!

 

CHP’nin iktidar seçeneği olarak geleceğe yürüyüşünde cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu sembol haline geldi. Genel başkan Özgür Özel bu yürüyüşün liderliğini başarıyla sürdürüyor.

 

G-azap günlerinden çıkış; bu yolculuğa omuz vererek olur, omuz atarak değil!


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —